Faruk Bildirici yazdı
Gazeteistasyon- Milli Piyango’nun, Demirörenler’in İtalyanlar ile ortaklığı Sisal Şans’a devrinden sonra bilet satışları büyük oranda düşmüş ve çalışanların maaşlarının ödenmesinde bile güçlük
çekiliyormuş!
Devir sonrasında “Milli Piyango gelirlerinden genel bütçeye kaydedilmek üzere bakanlık hesabına yatırılan tutarın teyidi için hiçbir kontrol mekanizması” da kurulmamış; Demirörenler ne uygun görürse devlete o kadarını aktarıyorlarmış!
Bütün bunları Sayıştay’ın 2020 yılı Denetim Raporu ve bu raporların içeriğini haberleştiren bağımsız ve eleştirel
medya sayesinde öğrendi kamuoyu.
Sayıştay’ın raporu, yılbaşı yaklaşırken Mili Piyango bayilerinin görünümüyle de doğrulandı. Geçmiş yıllarda bayilerin önünde uzun kuyruklar oluşurdu; özellikle İstanbul’daki Nimet Abla Gişesi’nin önü miting alanına dönerdi. Televizyonlar, gazeteler, günlerce süren bu kalabalıkları haber yapardı.
Oysa ne Nimet Abla’nın önünde kuyruk var ne de diğer bayilerde. Eminönü’ndeki Nimet Abla Gişesi’nin önünden gözlemlerini aktaran Cumhuriyet muhabiri Ali Can Polat, “Talih Kuşu artık aramızda değil” başlıklı haberinde en önemli nedenin “güvensizlik” olduğuna dikkat çekiyor:
“Milli Piyango’ya güven kalmamış durumda. Bir seyyar bayii, “Güven sıfır. Kimse çıkacağına inanmıyor artık. Eskiden aralık başında burada kuyruk başlar ay sonuna doğru Mısır Çarşısına uzardı. Bu yıl sadece iki gün kuyruk oldu.”
Güven kaybını, Ankara Şans Oyunları ve Milli Piyango Bayileri Esnaf Odası Başkanı Hüseyin Poyraz da ANKA’ya verdiği demeçte
doğruluyor:
“Özelleştikten sonra bu Demirören ve İtalyan ortaklığıyla kurulan şirket… Burada bir güvensizlik var. Zaten yani birçok kuruma güvensizlik olduğu kadar bu şirkete olan güvensizlikten dolayı satışlar bir hayli düşük. Bu güvensizliğin verdiği de vatandaşta olumsuz yönde bu şans oyunlarına dönük; özellikle piyangoya dönük böyle bir algının etkisiyle satışlar alabildiğine düşük.”
Demirören medyanın reklam haberleri
Yılbaşı yaklaşırken, Milli Piyango’ya yönelik bu güven kaybı ve bilet satışlarındaki büyük düşüş, bağımsız ve eleştirel medyanın dikkatini çekiyor; haberler yapılıyor. Ama beklendiği gibi, iktidar medyası Milli Piyango’nun düştüğü bu durumu görmezden geliyor.
Demirören Grubundaki medya kuruluşları da Milli Piyango’daki kötü gidişi okur ve izleyicilerine duyurmak yerine şirketin halkla ilişkilerini yürütmeye devam ediyor. Milli Piyango’yu devralan Sisal Şans şirketi hakkında çıkan iddialar yerine şirketten yapılan açıklamaları
yayımlıyor.
Yılbaşı öncesinde bilet satışlarının azaldığı ortadayken, gerçekleri ters yüz edip Milli Piyango biletlerine yoğun ilgi olduğu haberleri yapıyor. Demirören Haber Ajansı’nın, Hürriyet’te de yayımlanan “Milli Piyango’da son üç gün hareketliliği” haberinde biletlere büyük ilgi olduğundan söz ediliyor:
“Milli Piyango yılbaşı özel çekilişine sayılı günler kala, biletlere olan ilgi daha da yoğunlaştı. 120 milyonluk büyük ikramiyenin sahibi olmak isteyen vatandaşlar gişelerin yolunu tutarken bilet satılan alanlarda ise yoğunluk oluştu.
34 yıldır Bahçekapı Gişesi’nin işletmeciliğini yapan Ergün Yıldız, özellikle son iki haftadır çok yoğun çalıştıklarını belirterek sadece hafta sonu değil, hafta içi de aynı şekilde yoğunluk olduğunu söyledi.”
Hürriyet, dün ilk sayfada sürmanşetten “120 milyon heyecanı” anonsu yayımladı. “Milli Piyango’nun 120 milyon liralık yılbaşı büyük ikramiyesi için geri sayım başladı” diye yazıyordu. Milliyet ve Posta da 120 milyon liralık Milli Piyango özel çekilişinin Kanal D’den canlı yayımlanacağını yine sürmanşetten duyuruyorlardı.
Milli Piyango bugünkü Hürriyet’te de birinci sayfanın tepesinde kocaman harflerle “120 milyon kime çıkacak” deniyor. Elbette Milliyet ve Posta’da da Milli Piyango anonsları sürmanşette.
Güveni kaybeden gazetecilik bitkisel yaşamdadır
Demirören Medya Grubu, reklam kokan bu haberleriyle Milli Piyango’ya destek veriyor; kamunun değil patronlarının çıkarını koruyup kolluyor. Patronun çıkarını savunurken de olumsuzlukları yayımlamayarak okur ve izleyicisinden bilgi saklıyor; doğru bilgi vermiyor, kandırmaya çalışıyor.
Bu tutum bir yandan gazeteciliğe büyük zarar veriyor. Ama öte yandan Hürriyet’i, Milliyet’i ne kadar yazarsa yazsın, Kanal D’si ne yayın yayarsa yapsın, Milli Piyango Yılbaşı Çekilişi’nin bilet satışları eskisiyle kıyaslanmayacak ölçüde düşüyor.
Bilet satıcıları, satışların azalmasındaki en büyük etkinin “güven kaybı” olduğunu söylediğine göre, Demirören Medyadaki bu yayınlar vatandaşın Milli Piyango’daki güven duymasını sağlayamıyor; güven erozyonunu durduramıyor.
Demek ki, insanlar bu yayın organlarının sırf patronlarının şirketi olduğu için Milli Piyango lehine yayın yaptıklarının farkında. Milli Piyango’ya olduğu gibi o haberlere de güven duymuyorlar. Patronun gazetelerinin patronun şirketinin reklamını yaptığını görüyorlar.
Güvenilirlik gazeteciliğin olmazsa olmazlarındandır. Okurunun, izleyicisinin güvenini kaybeden bir yayın organı bitkisel yaşama girmiş demektir. Yaşamı sürüyor gibi görünse de fonksiyonlarını yerine getiremez.
Demirörenler’in gazeteciliği, siyaset ve iş dünyasındaki çıkarları için kullanmaları ve editöryal bağımsızlık tanımamalarının o medya kuruluşlarını böyle bir noktaya getirmesi kaçınılmazdı.
