Tarih: 31.03.2023 13:39

Amed Sağlık Platformu: Yaşatmak için yaşamak ve sağlıklı olmak istiyoruz

Facebook Twitter Linked-in

Amed sağlık platformu, Son üç senede COVID-19 pandemisinin yanında ekonomik kriz, sel, deprem gibi olaylar da özellikle yoksullar için insan eliyle gerçekleştirilen ve önlenebilir felaketlere dönüşerek ciddi yıkımlara neden olduğu ifade edilerek, ‘’Pandemide yönetememe halinin benzerlerini her yeni afette yaşadık’’ denildi.  

Ameds Sağlık Platformu adına basın açıklamasını okuyan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan, Kriz ortamlarında sağlık hizmeti ihtiyacının arttığı bir gerçek olsa da, krizin boyutlarının kontrol edilebilmesiyle bu ihtiyacın sınırlandırılmasınında mümkün olduğunu belirtti. Turan, ‘’Ancak Türkiye’de gerek COVID-19 pandemisinde gerekse diğer afetlerde hazırlıkların yetersiz olması ve sürecin yönetilmesindeki eksiklikler, kırılgan ve piyasacı sağlık sistemiyle birleşerek kayıpların yüksek olmasına neden olmuştur.  Bu nedenle pandemi öncesinde bile baş edilemeyecek düzeyde olan sağlık emekçilerinin çalıştıkları ortamdaki risk ve iş yükü, her bir afette korkunç boyutlara taşınmıştır. COVID-19 salgınının başlangıcından itibaren Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurumlarına yazdığımız onlarca yazı, her gün her doğrultudan yaptığımız uyarılar hiçe sayılarak hem toplumun hem de sağlık emekçilerinin hayatları tehlikeye atılmıştır. Pandeminin üç senesi iktidar çevreleri için ekonomik çıkarların öncelenmesi ve algı yönetiminden ibaret iken bizim için üzüntü, acı ve öfke ile geçti. Yapılan onca yanlış yüzünden yitirilen yüz binlerce candan ders almak bir yana, yönet(e)meme halinin benzerlerini her yeni afette yaşadık’’ dedi.

Turan, Pandemi nedeniyle Türkiye’de ilk kaybettikleri meslektaşının ölüm günü olan 1 Nisan; TTB 72. Büyük Kongresi’nde karar alınarak “COVID-19 Nedeniyle Kaybettiğimiz Hekim ve Sağlık Çalışanlarını Anma Günü” ilan edildiğini ifade ederek şunları söyledi:

‘’Aktif görev yapmaktayken COVID-19 pandemisi nedeniyle yitirdiğimiz 176’sı hekim, 513 sağlık emekçisini ve 6 Şubat depremleri nedeniyle yitirdiğimiz 103’ü hekim, 449 sağlık emekçisini saygıyla anıyoruz.  Yanlışlar neticesinde yaşamını yitiren yüzlerce sağlık emekçisi; bilimsel, şeffaf ve emekten yana yönetim anlayışı benimsenseydi halen hayatta olacaklardı. Meydana gelen her afetin yükünü sağlık emekçileri olarak biz çekerken;  daha da kötüleşen çalışma koşullarımızla ilgili kamu otoritesinden herhangi önemli bir adım gelmedi.  Bu da yetmezmiş gibi haklarımızı gasp eden uygulamalarda da halen sınır tanınmıyor. Seçime yaklaşık bir buçuk ay kalmışken, dün aceleyle TBMM’de görüşülmeye başlanan; hekimler için daha fazla hak kaybına neden olacak yasa teklifi bunun son örneği oldu’’

Sağlıkçıların sorunları ise şöyle sıralandı

-Üç senedir COVID-19 sağlık çalışanları için meslek hastalığı kabul edilmedi.

-Pandemi dönemi ve sonrası için yıpranma payımız yeterli seviyeye çıkarılmadı.

-Çalışma koşullarımız sağlıklı yaşayabileceğimiz hale getirilmedi.

-Çalışırken sağlıkta şiddetle, emekliyken yoksullukla boğuşuyoruz.

-Deprem bölgesinde çalışanlarımızın barınma gibi en temel sorunu bile çözülmedi.

-Bu sorunlarımız devam ediyorken hangi koşulda ne şekilde meslekten men edileceğimizin tartışmaya açılmasını saygısızlık olarak görüyoruz.

-Her zaman, her yerde söylediğimiz sorunlarımıza çözüm olabilecek yasa teklifleri talep ediyoruz. Yaşatmak için yaşamak ve sağlıklı olmak istiyoruz!

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —